İstanbul Forumları Toplantısına Dair,
Geçen hafta sonu Soma gündemli toplanan park forumlarının toplantısına katıldım. Kendiliğinden ortaya çıkan bu hareketin en büyük sorununun programsızlığı olduğunu yeniden gördüğümü söylemem lazım...
Gezi'nin asıl gövdesini, kitlesini oluşturan insanlar yok, sol gruplar ve birkaç anarşist grup. Benim gibi hiçbir örgütsel bağı olmayanların oranı ve etkisi ise yok denebilecek kadar. Öğlenden sonra başlayan toplantının sonuna doğru ilgi de giderek azaldı. Çıkan kararlar pratik eylem kararları, gösteri, yürüyüş, protesto...
Bilindik eylem önerileri ve bilindik söylemlerin rahatsız ediciliğini söylememe gerek var mı bilmiyorum.Bursa'dan yola çıktığımda söz alıp konuşmayı düşünmüştüm, ancak 3 dakika ile sınırlandırılmış ve karşılıklı tartışmaya, etkileşime uygun olmayan ortam bu kararımdan vaz geçirdi...
Siyaset yöntemdir, amacın kendisi değil. Malum, onu ortaya çıkaran neden de sınıflar arası çıkar çatışmaları ve çelişkiler. Sınıflı toplumun sonuna doğru hızla ilerlediğimiz bu çağda onun bir yöntemi olan, siyasetin de sonunun geldiğini her vesile ile gördüğümüz gibi yine görmüş olduk.
Sınıflı toplum çevriminde ortaya çıkan piyasa, devlet, para, hukuk yeni çevrimin gelişmesinin önünü tıkayan boynuzlu mandalar gibi yolumuzun üzerinde duruyor. Bu mandalar, ona göbeğinden bağlı bir yöntem olan siyasetle yok olmaz, olamaz. Çünkü siyaset yapmanın zemini o mandaların varlığını gerekli kılar. Mandaların olmadığı ortamda siyasete de gerek kalmaz.
O yüzden Gezi Hareketi'ne bir program gerekli derken, siyasi bir programdan bahsetmiyorum. Eski çevrimin piyasa, devlet, para, hukuk, siyaset gibi alanlarını da kullanabilen hayatın organize edilmesi üzerine kurulu bir programdan bahsediyorum. İşte böyle bir program siyaseti de kapsayan ve aşan hayati bir program olur. Böylesi bir programın ortaya çıkma olasılığı ve imkanlarını konuşabileceğimiz ortamlarda (toplantı değil) buluşmak dileğiyle...

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder